17 Uzman E-posta Pazarlamanıza Yanıt Veriyor 9-1-1

Doğrudan Pazarlama Derneği'ne göre, e-posta pazarlamasına yatırdığınız her kuruş sonunda %4300'lük bir yatırım getirisi sağlayacak ve Gigaom Research, pazarlamacıların sürekli olarak e-postayı farkındalık, edinme, dönüştürme ve elde tutma için en etkili tek araç olarak derecelendirdiğini buldu.

Çok fazla tehlikede olmasına rağmen, birçok küçük ve orta ölçekli işletme, e-posta oyunlarını geliştirmek için hala mücadele ediyor.

E-posta pazarlama dünyasının deneyimli profesyonellerinden ve yükselen yıldızlarından gelen aşağıdaki tavsiyelerin, gelen kutusunun gücünden yararlanarak bu işletmelerin başarılı olmasına yardımcı olacağını umuyorum.

Emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ederiz

Neil Patel, QuickSprout, Crazy Egg ve Kissmetrics

E-posta listenizi büyütmeye çalışıyorsanız, Hello Bar gibi ücretsiz araçlar ve eklentiler kullanmayı düşünmelisiniz. Pop-up'lardan kaydırıcılara ve çubuklara kadar Hello Bar, herhangi bir web sitesinin e-posta toplamasını kolaylaştırır.

Bu yeni e-posta toplama yöntemlerini ekledikten sonra, listenizle düzenli olarak iletişim kurmanız gerekecektir. Bu, gelecekte listenizden para kazanmanızı kolaylaştıracak güven oluşturmaya yardımcı olacaktır.

Bu, gelecekte listenizden para kazanmanızı kolaylaştıracak bir güven oluşturmaya yardımcı olacaktır Neil Patel'in Tavsiyesini Paylaşın!

Nir Eyal, Nir and Far ve Hooked: How to Build Habit-Forming Products kitabının yazarı

İnsanlar salyaları akan köpekler değil. Okuyucularınız kolayca abonelikten çıkabilir veya onları rahatsız eden bildirimleri kapatabilir.

Gönderdiğiniz şeyin hoş karşılandığından ve kullanıcıları uzaklaştırmak yerine daha yüksek etkileşime yol açacağından nasıl emin olabilirsiniz? Harika mesajlar, duygusal bir kaşıntı ile hizmetin sağladığı merhem (veya bir "tetikleyici") arasında anlık bir bağlantı oluşturur.

Aşağıda, kullanıcıları uzaklaştırmak yerine onların ilgisini çeken birkaç mesaj ilkesi yer almaktadır:

• Marka, okuyucunun ihtiyaç duyacağı anda bilgi sağlayarak, güvenilirlik, güven ve sadakat oluşturur.
• İyi, belirsiz veya alakasız mesajlar kullanıcıları rahatsız ederken harekete geçmeyi tetikler. Bir tetikleyicinin belirli, basit bir davranışa işaret etmesi önemlidir.
• Konu belirli, amaçlanan eylemleri istemek olduğunda biraz merak çok işe yarar. İyi tetikleyiciler, buldukları takdirde ne bulabileceklerine dair bir gizem olduğunda kullanıcıları daha fazla bilgi edinmeye teşvik eder.
• Alakasız, yanlış zamanlanmış veya tekrarlayan mesajlar, bir kara tahtadaki tırnaklar gibi üzerimize kazınır

Marka, okuyucunun ihtiyaç duyacağı anda bilgi sağlayarak, güvenilirlik, güven ve sadakat oluşturur Nir Eyal'in Tavsiyesini Paylaşın!

Joe Pulizzi, İçerik Pazarlama Enstitüsü ve JoePulizzi.com

Çoğu küçük işletme, müşterilere gerçekten kitle için değerli olmayan e-posta mesajları gönderir. İçerik, yardımcı veya eğitici olmaya çalışsa bile, başka herhangi bir yerde bulunabilecek içeriktir.

Bu nedenle, küçük işletmeler için kilit nokta, hedef kitlenin gerçekten başka hiçbir yere ulaşamayacağı, sizi bu içerik alanında gerçek bir uzman olarak konumlandıran, şaşırtıcı derecede yararlı bilgiler içeren, sürekli ve tutarlı bir e-posta programı geliştirmektir. Kendinize sorun – müşterilerinize e-posta göndermeyi bırakırsanız, mutlu mu olurlar yoksa üzülürler mi yoksa hiç fark ederler mi?

O kadar iyi içerik oluşturun ki, kaybolursa onu kaçırabilirler.

O kadar iyi içerik oluşturun ki, kaybolursa onu kaçırabilirler. Joe Pulizzi'nin Tavsiyesini Paylaşın!

Ken Mahar, E-posta Yayını

E-posta pazarlamasının sorunu, herhangi bir salağın bunu yapabilmesidir ve birçoğu da yapabilir. Dalga geçmek! (biraz)

Müşterilerden en çok duyduğum şey, e-posta pazarlamasını iyi yapmanın zor olduğu. Birçoğu, inanılmaz bir kampanyaya sahip olmak için gereken zaman taahhüdünü hafife alıyor. Ve hapisten yeni çıkmış gibi günde 24 saatiniz olsa bile, muhtemelen uzmanlığı kaçırıyorsunuz.

Bu yüzden, kendi kendine hizmet eden de olsa ilk tavsiyem, harika bir e-posta kampanyası gerçekleştirme yetenekleriniz hakkında kendinizle (umarım özel bir yerde) dürüst bir konuşma yapmaktır. Yetenekli değilseniz (her şeyde gerçekten iyi olabilir misiniz?), işe almayı düşünün. Ne harika? E-postanızı Derecelendirin Kampanya Puan Kartımızda 9-13 puan.

Tartışmayı kazanırsanız ve yine de kendi e-posta kampanyanızı oluşturmak istiyorsanız (veya kiralamak için bir bütçeniz yoksa) işte birkaç altın kural:

• İzin Alın – hiç kimse, sizin tarafınızdan bile spam olmak istemez.
• Bir Planınız Olsun – kampanyanız için genel bir strateji oluşturun. başarı nedir?
• Kampanyanıza başlamadan önce 100 içerik fikrinden oluşan bir liste oluşturun . Gerçekten.
• Listenizi büyütmek ve öne ve ortaya koymak için ilgi çekici bir kayıt teklifi oluşturun .
• İşi planlayın ve e-postalarınız üzerinde en az bir ay önceden çalışın. Gerekirse bir ay atlayın.
• Kitlenize değer katın. Bu seninle ve satışınla ilgili değil, onlarla ilgili.
• İyi hikayeler anlat . İnsanlar onları sever.
• E-postalarınızın mobil uyumlu olduğundan emin olun çünkü okuyucularınızın yarısından fazlası onu telefonlarında/tabletlerinde açıyor.

Bu uzun bir liste, ancak ortalama bir kişi ayda 468'den fazla ticari mesaj alıyor. Sizinki göze çarpmıyorsa, sadece zaman kaybediyorsunuz.

Ortalama bir kişi ayda 468'den fazla ticari mesaj alıyor. Sizinki öne çıkmıyorsa, sadece zaman kaybediyorsunuz. Ken Mahar'ın Tavsiyesini Paylaşın!

Nichole Elizabeth DeMere, GrowthHackers, Product Hunt ve NicholeElizabethDeMere.com

Bir e-posta pazarlama kampanyası yürütürken Müşteri Başarısını göz önünde bulundurmalısınız. Yani:

1. Aboneleriniz ideal müşterileriniz mi?
2. İstedikleri sonuçlar nelerdir?
3. E-posta(lar)ınız, müşterilerinizin istenen sonuçları elde etmek için ürünleriniz veya hizmetlerinizle daha başarılı olmalarına yardımcı olacak ne olacak?

E-postalarınız sizinle ilgili olmamalı, bunun yerine müşterilerinizle ilgili olmalıdır. Onlar hakkında değil (yani, arzu ettikleri sonuçları belirlemek için araştırmanızı yapmak ve daha sonra onlara ulaşmalarına yardımcı olmak) yerine sizinle ilgiliyse (yani “bana yardım edin”), e-posta kampanyanız optimum sonuçlara ulaşmayacaktır.

E-postalarınız sizinle ilgili olmamalı, bunun yerine müşterilerinizle ilgili olmalıdır. Nichole Elizabeth DeMere'nin Tavsiyesini Paylaşın!

Kevan Lee, Tampon Uygulaması

Kişisel olarak karşılaştığım en yaygın e-posta sorunlarından biri, mükemmel konu satırını bulmak için kendime biraz aşırı baskı uygulamak.

Öğrendiğim şey, alıcılarınızla kaliteli bir ilişki kurarsanız e-postanın şaşırtıcı derecede etkili olabileceğidir - faydalı şeyler paylaşın, kişisel olarak birinden duymak isteyeceğinizden daha sık paylaşmayın ve alıcı için kolaylaştırın. e-postaya göre hareket etmek için (büyük düğmeler, CTA'ları temizle, vb.).

E-posta kampanyalarınızın “Adından” ifadesinin, açık oranınızın ve e-posta başarınızın oldukça hafife alınan bir yönü olduğuna inanmaya başladım. İnsanlar bir e-posta aldıklarını gördüklerinde, önce kimden geldiğini kontrol ederler ve bu, e-postanın açılmaya değer olup olmadığına karar vermede uzun bir yol kat eder.

Listenizle faydalı şeyler paylaşırken eğlenin ve başarılı olacaksınız.

E-posta kampanyalarınızın "Adından", açık oranınızın ve e-posta başarınızın oldukça hafife alınan bir yönüdür. Kevan Lee'nin Tavsiyesini Paylaşın!

Olivia Raymer, Early Bird Stratejisi ve Güçlendirilmiş Tofu

Müşterilerden duyduğum en yaygın e-posta pazarlama sorunlarından biri, e-posta pazarlamasının sonuçlarını görmek için nereden başlayacağını - zamanlarını ve enerjilerini nereye odaklayacağını - bilmemek. Sonsuz vaka çalışmaları ve hakkında okunacak en son pazarlama taktikleri ile büyük resmi unutmak çok kolay. Bir denetim yapmak ve bir e-posta pazarlama stratejisi oluşturmak, müşterilere yardımcı olduğum iki büyük parça. Bununla birlikte, e-posta pazarlaması söz konusu olduğunda müşteriler için hemen uyguladığım birkaç strateji, temel ölçümler ve bir test çerçevesi oluşturmaktır. Başlamak için kullanabileceğiniz iki taktik:

1. Google Analytics'i kullanmaya başlayın ve e-posta aboneleri için bir Hedef belirleyin . Google Analytics'teki Hedefler hakkında sevdiğim şey, bunu programlama veya teknik yardım olmadan kendi başınıza uygulayabilmenizdir. İşte nasıl. Bunu neden önemsemelisiniz? Çünkü size çabalarınızı nereye odaklamanız gerektiğini söyler! Hem Sosyal kanaldan hem de Yönlendirme kanalından (Facebook, Twitter vb.) günde ortalama 5 haber bülteni aboneniz varsa, ancak Yönlendirme kanalındaki (misafir gönderileri, gelen bağlantılar vb.) Hedef Dönüşümü iki kat daha yüksek ( yani, Sosyal aracılığıyla gelenlere kıyasla Yönlendirme yoluyla gelen kişilerin bülteninize kaydolma olasılıkları 2 kat daha fazladır) o zaman Yönlendirmeler üzerinde bir şeylerin daha iyi çalıştığını bilirsiniz – çeviri: onlar daha nitelikli potansiyel müşterilerdir. Daha sonra kim/neden/nerede vb. konuların daha derinine inebilirsiniz.

2. Yaptığınız herhangi bir şeyin gerçekten “işe yarayıp yaramadığını” anlamak için ana hatlar oluşturun . Müşterilerimin çoğu bana neyin işe yarayıp neyin yaramadığına dair gerçek bir temel bilgi olmadan geliyor. Çabalarının sonuçlarından memnun değiller, ancak aynı zamanda e-posta pazarlama yazılımı hizmetlerindeki Raporlara bakmanın ötesine geçmiyorlar, bu yüzden daha çok bir duygu (“satışlar bundan sonra pek artmadı gibi görünüyor” e-posta gönder” vb.). Metriklerinizi takip etmek için bir yeriniz olduğunda ve bunu haftalık hatta aylık rutininizin bir parçası haline getirdiğinizde, "işe yarayıp yaramadığını" metriklere bakarak bileceksiniz ("Açık Oranımız, bu hafta ortalama, bu da daha fazla insanın görmesine ve tıklamasına ve nihayetinde satın almasına neden oldu, bu yüzden bu hafta e-posta pazarlamasından genellikle yaptığımızdan 1.700 $ daha fazla kazandık!”). Nereden başladığınızı bildiğinizde, gerçekten ilerleme kaydedip kaydetmediğinizi bilmek çok daha kolay!
Bu iki parçayı yerleştirdikten sonra, e-posta pazarlamanızı geliştirme sürecini çok daha basit hale getirir: Planla >> Uygula >> Ölç >> Tekrarla.

Taban çizgileri oluşturun, böylece yaptığınız herhangi bir şeyin gerçekten “işe yarayıp yaramadığını” bilirsiniz. Olivia Raymer'ın Tavsiyesini Paylaşın!

Lincoln Murphy, Sixteen Ventures (Ayrıca #BreadABandName ile geldi)

Gördüğüm en büyük ve en yaygın sorun, işletmelerin potansiyel müşterilerine ve müşterilerine yeterince sık e-posta göndermemeleri.

Sıklıkla, potansiyel müşterilere çok "satışçı" görünmek istemediklerini ve müşterileri "rahatsız etmek" istemediklerini, bu nedenle nadiren e-posta gönderdiklerini duyuyorum. İronik olan şu ki - rahatsız etmekten ve satış yapmaktan kaçınmak için - e-posta gönderdiklerinde, istenmeyen postalardan korunmak için tamamen ürünleri, başarıları, kendileri, kendileri hakkında aşırı tasarlanmış haber bültenleri gönderiyorlar.

Bu nedenle, müşterilerinizi rahatsız etmemeniz veya potansiyel müşterilerinizle çok satışçı görünmemeniz gerektiğine katılıyorum… ancak bu, onlara e-posta göndermemeniz gerektiği anlamına gelmez. Bunlar çok farklı iki şey.

Potansiyel müşterilerinize ve müşterilerinize e-posta göndermelisiniz; Önemli olan, gönderdiğiniz içeriğin, onların İstenen Sonuca ulaşmalarına yardımcı olacak harika içerik (veya harika içeriğe bağlantılar) olduğundan emin olmaktır. Potansiyel müşteriler için, ürününüzü satın alıp almamalarına yardımcı olmalıdır (gerçi ürününüzü alırlarsa, bu sonuca ulaşmak daha kolay/hızlı/daha ucuz olacaktır, değil mi?). Ve müşteriler için, hem ürününüz bağlamında (ürününüzde daha derin bir memnuniyet düzeyi sağlar) hem de ürünün ötesinde (mevcut olabilecek herhangi bir Başarı Boşluğunu köprüleyerek) İstenen Sonuca ulaşmalarına yardımcı olmalıdır.

Potansiyel müşterileriniz ve müşterileriniz için faydalı içeriğe sahip olduğunuzda (ve müşterilerin sizinle potansiyel müşterilerden farklı bir ilişkisi olduğundan, bunları listenizde uygun şekilde bölümlere ayırdığınızda), başlangıçta rahat olduğunuzdan daha agresif bir kadans göndermelisiniz. Bu, kendi yolunuzdan çekilmenin – e-postayla ilgili içsel önyargılarınızı ortadan kaldırmanın – kâr payı ödeyebileceği bir duruma harika bir örnektir.

Gerçek şu ki, hem niteliksel (birçok insan size bunun çok fazla olduğunu söylüyor) hem de niceliksel (veriler bir şeylerin yolunda gitmediğini gösteriyor) geri bildirime dayanarak daha rahat olan bir şeye kadansınızı her zaman kısabilirsiniz. Ancak, potansiyel müşterileri rahatsız etmek istemediğiniz ve müşterilerinizden saklanmak istediğiniz zihniyetle başlarsanız, garantili fırsatları kaçırırsınız.

Potansiyel müşterileriniz ve müşterileriniz için faydalı içeriğiniz olduğunda, başlangıçta rahat olduğunuzdan daha agresif bir kadans göndermelisiniz. Lincoln Murphy'nin Tavsiyesini Paylaşın!

Ellie Mirman, Tost ve EllieMirman.com

Pazarlamacıların e-posta pazarlamasında yaptıklarını gördüğüm en büyük hatalardan biri, alıcılarına sunabilecekleri potansiyel değeri artırmak yerine pazarlamalarını otomatikleştirmeye çok fazla odaklanmak. Otomasyonla, büyük ölçüde karmaşık, bölümlere ayrılmış bir dizi e-posta oluşturmayı kastediyorum - o kadar popüler hale gelen bir şey ki, ona adanmış tüm roller var.

Bu arada, pazarlamacılar, değerli, eğitici bir teklif oluşturabilecek birini işe almak için bu kişi sayısını kullanmaktan daha iyi olabilir - başka bir deyişle, ürününüz değil ücretsiz ama yine de sağladığınız avantajlara bağlı ve hedef kitlenize göre uyarlanmış bir şey. Teklif, e-posta pazarlamanızın etkili olup olmadığı konusunda en büyük etkiye sahip olabilir.

Değerli, eğitici bir teklif oluşturabilecek birini işe alın; başka bir deyişle, ücretsiz olan ve ürününüz olmayan bir şey Ellie Mirman'ın Tavsiyesini Paylaşın!

Nate Wright, Küçük Biz Triyaj

“Kimse e-postalarımı umursamıyor!” (Çevrildi: az sayıda açılır ama daha da az tıklama/yanıt gelir)

Çözüm? Bu kadar sıkıcı olmayı bırak. Kulağa aşırı basitleştirilmiş gibi geliyor, ama bu tamamen doğru. Aboneleriniz için daha ilgi çekici hale gelmenin üç hızlı yolu:

1. Spesifik Olun - Bu, e-postalarınızın sıkıcılığını yenmenin en kolay yoludur. Spesifik ayrıntılar, alıcılarınıza etkileşimlerde tutacak yerleri sağlar… kavramak için tanıdık bir şey. “Geçen haftaki etkinliğimiz harikaydı” >>> “Geçen haftaki takılma EPIC'ti - sadece ayakta oda, taşan geri dönüşüm kutusu ve bir avuç votka tonik akşamdan kalma.”
2. Satışı Durdurun – Cidden, bu kadar çok satmayı bırakmalısınız. Genelde her 3-4 e-postada bir satarım ve amacı ne olursa olsun tıklanabilir bağlantılarımı maksimum 3'te tutarım.
3. İnsan Olun – 'Kimden' adını insani bir adla değiştirin ([e-posta korumalı] >>> [e-posta korumalı]), insan dili ekleyin (“Şimdi Kaydolun” >>> “Koltuğunuzu Alın”), içeriğinizi ürününüzün/hizmetinizin/nedeninizin insan etkisi hikayeleri (“İşte sıkıcı özellikler listemiz” >>> “İşte oradaydım, kapıda tahliye bildirimi, mide homurdanması, kutulu bir şarap kalıntısını emzirmek…”)

E-postalarınız kimsenin umurunda değil mi? Bu kadar sıkıcı olmayı bırak! Nate Wright'ın Tavsiyesini Paylaşın!

Rolando Rojas, Eliptik Pazarlama

Hemen hemen tüm müşterilerimden bir noktada aldığım iki soru var:

1) Nasıl daha fazla abone kazanabilirim?
E-posta abonelerinin bir listesini oluşturmak herkes için zordur, ancak e-posta listelerini ilk kez oluşturan bir işletme için özellikle daha zordur. Müşterilere tavsiyem şudur: Müşterilerinize e-posta adresleri karşılığında istedikleri bir şeyi sunun. Bu, kuponlar, kılavuzlar, içeriğe özel erişim veya ürün bilgileri dahil herhangi bir şey olabilir.

2) E-posta göndermek için en iyi zaman nedir?
Zamanlama, açılma ve dönüşüm oranlarını etkileyen önemli bir faktördür. Ajansımız, yüz binlerce e-postayı analiz ettikten sonra, abonelerinizin e-postanızı hemen okuyabileceği en iyi zamanın olduğu sonucuna vardı. Daha doğrusu, uyandıktan hemen sonra, öğle yemeği sırasında ve erken ve akşam geç saatlerde olduğu gibi doğal gün molalarında. Bu, özellikle perakende teklifleri için iyi çalışır. Daha fazla ayrıntı istiyorsanız, Çevrimiçi Pazarlama blogumuzun tam analizini (en iyi günler ve diğer hususlar dahil) okuyabilirsiniz.

GÖNDER'e basmak için en iyi zaman, abonelerinizin e-postanızı hemen okuyabileceği zamandır. Roland Rojas'ın Tavsiyesini Paylaşın!

Carl Wood, CWbyDesign

1. Konu Satırı
Bu, şüphesiz, pazarlama e-postanızın en önemli yönüdür.
E-posta tasarımınıza 100'lerce dolar harcayabilir ve kopyanızı hazırlamak için saatler harcayabilirsiniz, ancak konu satırı ilgi çekici değilse kimse görmeyecektir.

E-postalarınızın %20'si açılacaktır, bu, ilginç bir konu satırı kullanılarak %10 daha artırılabilir ve sıkıcı veya 'spam' olarak görülürse benzer bir miktarı kaybedebilir.

Konu satırları ilginç, alakalı, biraz entrika tanıtabilir.

Şimdiye kadarki en iyi performans gösteren konu satırım – “Özür dilerim…”
Harika bir %51 Açılma Oranı… Ancak bunu dikkatli kullanın – bunu iki ay sonra ikinci kez kullanmak aynı etkiyi yaratmadı.

MailChimp, iki konu satırını 'bölünerek test edebilir' ve en iyi performans gösteren konu satırını otomatik olarak seçip kalan e-postaları en iyi seçeneğe gönderebilir.

2. Harekete Geçirici Mesaj (CTA)
Neden e-postanı gönderiyorsun? Ne elde etmeye çalışıyorsun?

Bir e-postanın her zaman bir amacı olmalıdır (Şimdi Satın Alın, Web Sitesine Tıklayın, Ayrıntıları Girin vb.)

CTA'nız her zaman çok net olmalı, farklı renkli düğmeleri ayrı ayrı test edin (evet, bir fark yaratabilir) ve belki e-postanızın farklı noktalarında farklı ifadeler deneyin (Daha Fazla Bilgi İçin Buraya Tıklayın, Bir Geri Arama Düzenle, Şimdi Satın Al).

3. Duyarlı E-postalar (veya Mobil Dostu E-postalar)
Gönderilen e-postaların büyük çoğunluğu Mobil Dostu değildir.

Web sitelerine gelen trafiğin %50'sinden fazlası ve e-posta açan müşterilerin %50'sinden fazlası artık mobil cihazları kullanıyor (bu verileri Google Analytics'ten bulabilirsiniz). Bu nedenle tüm e-postalar Mobil Duyarlı OLMALIDIR.

Metin çok küçükse, düğmelere basılması zorsa ve gezinme kafa karıştırıcıysa, müşteriler web sitenize tıklamayacaktır. Mobil Duyarlı E-postalar, ekranın boyutuna bağlı olarak değişerek e-postanın okunmasını, gezinmesini ve eyleme geçmesini kolaylaştırır.

4. E-posta Tasarımları ve Şablonları
Uzmanlar, Basit Metin E-postaları yerine HTML Görüntüsü/Renkli Zengin E-posta kullanmanın avantajları konusunda ikiye bölünmüş durumda.

Şu anda deneyimim HTML E-postalarından daha iyi sonuçlar gösteriyor.

E-postanızı şirket renkleri ve logoları ile markalamanızı tavsiye ederim. Web sitenizin tanıdık görünümünü kopyalayın ve net bölümlere, satırlara ve sütunlara sahip olun.

Yaygın platformların çoğu düzenlenebilir e-posta şablonları sağlar ve bunun nasıl yapılacağına dair zamanınız ve bilginiz varsa, çoğu bu platformlarda gerçekleştirilebilir, aksi takdirde şirketiniz için bir e-posta tasarımcısı tarafından oluşturulmuş düzenlenebilir bir e-posta şablonuna sahip olabilirsiniz.

Lütfen aklınızda bulundurun:
Bir E-posta Şablonu tasarlamak, bir Web Sitesi tasarlamakla aynı şey değildir. E-posta tasarlama konusunda kanıtlanmış deneyimleri olmadıkça Web Tasarımcınızı kullanmayın, çünkü yapıları çok farklıdır. Web siteleri de zayıf kodlama konusunda çok bağışlayıcıdır, bazı e-posta platformları ise o kadar bağışlayıcı değildir.

5. Önizleme Metni

Bu neredeyse konu satırı kadar önemlidir. Ancak bu genellikle e-posta tasarımcıları tarafından gözden kaçırılır.

Çoğu Akıllı Telefon ve Tablet, e-postanın ilk birkaç satırını önizler, öyleyse neden bu özelliği kullanıp bu öğeyi e-postanızda tasarlamayasınız?

E-postanızın en üstüne (logolarınızın ve başlık resminizin üzerine), okuyucuyu e-postanızı açmaya ikna etmek için 1 veya 2 satırlık önizleme metni ekleyin.

E-posta tasarımınıza 100'lerce dolar harcayabilir ve kopyanızı hazırlamak için saatler harcayabilirsiniz, ancak konu satırı ilgi çekici değilse kimse görmeyecektir. Carl Wood'un Tavsiyesini Paylaşın!

Ben Levesque, Webrunner Medya Grubu

E-posta pazarlaması söz konusu olduğunda müşterilerden en sık duyduğumuz sorunlardan biri, pazarlama maliyetlerini düşük tutarken abonelerle etkileşim düzeyinin (açılma, tıklama, iletme) nasıl artırılacağıdır.

Bunu yapmanın çok etkili bir yolu, listenizi sık sık temizlemektir. Satın alınan e-posta listeleri veya çift katılım süreciyle elde edilmeyen listeler, neredeyse her zaman iyi yetiştirilmiş, organik bir listeden daha düşük bir etkileşim düzeyine sahip olacaktır.

Büyük bir listeniz varsa, her gün birçok yeni müşteri adayı alıyorsanız veya abone olmak karşılığında ücretsiz bir şey teklif ediyorsanız, listenizi arada sırada temizlemekten faydalanabilirsiniz. Bu, ücretsiz arayanları ve ilgisiz aboneleri listenizden uzak tutacak, pazarlama maliyetlerinizi düşürecek (çoğu e-posta hizmeti sağlayıcısının liste boyutuna göre ücretlendirdiği gibi) ve yönetim kurulu genelinde daha iyi sonuçlara yol açacaktır.

Satın alınan e-posta listeleri veya çift katılım süreciyle elde edilmeyen listeler, neredeyse her zaman iyi yetiştirilmiş, organik bir listeden daha düşük bir etkileşim düzeyine sahip olacaktır. Ben Levesque'nin Tavsiyesini Paylaşın!

Joe Stych, Zapier ve JoeStych.com

Birçok küçük işletme, e-posta listelerindeki herkesin aynı kalıba uyduğunu düşünür. Her müşterinin sizinle iş yapmak için farklı bir nedeni olduğunu unutmayın - örneğin Zapier'de 450'den fazla uygulamadan herhangi birini otomatikleştiriyor olabilirler. İlgili bilgileri hedeflenen gruplara gönderirseniz e-posta pazarlamanız çok daha etkili olacaktır. Örneğin, yeni müşterilere popüler ürün önerileri ve sadık kullanıcılara kupon kodları gönderebilirsiniz.

Hedefli e-postalar göndermek için Amazon düzeyinde bir öneri motorunuz olması da gerekmez. Bir müşterinin sizden ne sıklıkla satın aldığı, ne satın aldığı veya nerede yaşadıkları gibi demografik bilgiler gibi birkaç bilgiyi segmentlere ayırarak başlayın. Küçük kişiselleştirme seviyeleri bile kampanyalarınızın etkinliğini artırabilir.

Hedeflenen e-postalar göndermek için Amazon düzeyinde bir öneri motoruna sahip olmanıza gerek yok Joe Stych'in Tavsiyesini Paylaşın!

Nicola Devine, Tanker Kreatifi

Tanıdığım en yaygın e-posta pazarlama sorunlarından biri, onları çıkarmak için zaman ayırmanın en temel sorunudur!

İşletmelerin kampanyalarında tutarlı olmaları ve kampanyaları en az altı ayda bir göndermeleri gerçekten çok önemli. Bu, e-posta adres listelerinin eskimemesini veya insanların abone olduklarını unutup korkunç spam düğmesine basmalarını sağlar.

Çözüm, kampanyalarınızı, içeriğinizi ve raporlamanızı yönetecek bir MailChimp Expert ile çalışmaktır. Bu, sıklık ve içerik stratejilerinden başlayarak, içeriğin müşteri göndermeden önce optimize edilmesini sağlamak için daha az katılımlı Skype toplantısına ve bir kez daha dahil olmak üzere çok ilgili bir düzeyde yaptığım bir şey.

Alternatif olarak, bu enayileri makul bir sıklıkta kaydedin, böylece bunları kendiniz yapmak için ayrılmış zamanınız olur.

İşletmelerin kampanyalarıyla tutarlı olmaları gerçekten önemli. Nicola Devine'in Tavsiyesini Paylaşın!

Josh Michael, About.Me/JoshMichael

Kendin Yap e-posta pazarlamacılarının yaptığı en büyük hata, e-postayı bir satış aracı olarak kullanmaktır. O değil… o bir ilişki kurma aracı.

Etkili sosyal medya çabalarına sahip olmak gibi, e-postalarınız da müşterilerinizi sorunları ve zorlukları hakkında bir sohbete davet etmelidir. Bunu yaptığınızda, ürününüz hakkında konuşmaya doğal bir geçiş olur.

Doğrudan yanıt vermeden önce, insanlar şunu söylediğim için beni dizginlediler… Kendin Yap e-posta pazarlamacılarının yaptığı en büyük ikinci hata, yazdıkları e-postalar hakkında fazla romantik olmalarıdır. Yazmış olmanız iyi olduğu (veya müşterilerinizin umursadığı) anlamına gelmez. Verilerin size neyin iyi olduğunu ve müşterilerinizde neyin yankı uyandırdığını söylemesine izin verin.

Bu sorunların her ikisi için de basit bir çözüm var: Müşteri geri bildirimlerinize yanıt veren bir plan oluşturun .

Yalnızca satışlar düşükken veya uzun zamandır göndermediğinizi fark ettiğinizde e-posta gönderirseniz, yanlış yapıyorsunuz demektir. Bunun yerine, müşterileriniz için neyin yararlı olacağını düşündüğünüze karar verin ve ardından bu varsayımı katılım metrikleriniz (açılmalar, tıklamalar, yanıtlar, çağrı merkezi hacmi vb.) aracılığıyla doğrulayın. Etkileşim oranlarınız zamanla artmıyorsa mesajınızı değiştirin.

Yalnızca satışlar düşükken veya uzun zamandır göndermediğinizi fark ettiğinizde e-posta gönderirseniz, yanlış yapıyorsunuz demektir. Josh Michael'ın Tavsiyesini Paylaşın!

Mickie Kennedy , e-Yayınlar

"Nasıl daha fazla abone kazanabilirim?"

"Bir e-posta göndermek için günün en iyi zamanı nedir?"

"Tıklama ve etkileşim oranımı nasıl artırabilirim?"

İşletmeniz henüz bu soruları yanıtladı mı? Değilse… pekala, çok geç değil.

Yukarıdaki tüm harika tavsiyeleri okuduktan sonra şunu eklemek istiyorum:

Yapabileceğiniz tüm verileri toplayın ve bu verilere dayanarak sizin için neyin işe yaradığını yapın. Çoğu e-posta platformu, tıklama ve açılma oranları gibi öğeleri okumak için yerleşik analitiklere sahiptir. Ancak, e-postanızı gönderdikten sonra tam bir hafta boyunca gelen web trafiğinizi de analiz etmeyi unutmayın; etkinin çoğu hemen görünecek/hissedilecek olsa da, GÖNDER'e bastıktan günler sonra trafikte kalıcı bir artış olduğunu da fark edeceksiniz.

Başka bir deyişle, mümkün olan tüm uzman tavsiyelerini dinleyin, ancak sonunda gerçekten dinlemeniz gereken tek kişi müşterilerinizdir. Tıklamaları, açılışları, ziyaretleri ve nihayetinde dolarlarıyla neyin işe yaradığını size söyleyecekler.

Mümkün olan tüm uzman tavsiyelerini dinleyin, ancak sonunda gerçekten dinlemeniz gereken tek kişi müşterilerinizdir. Mickie Kennedy'nin Tavsiyesini Paylaşın!